18 Haziran 2011 Cumartesi

Bir dudağın neler yapabilceğini düşündün mü hiç?



Bir kralın dudağıysa o dudaklar ölsün de diyebilir, sürgün de edebilir.
Aldatılmış bir aşığın dudaklarıysa eğer git de diyebilir af da edebilir.
Bir katile aitse itiraf ta edebilir susa da bilir.
Bir patronun dudaklarıysa eğer zam da yapabilir kova da bilir.
Bir anne dudağıysa evladım da diyebilir haram da edebilir.
O dudaklar öpüp iyileştire de bilir, konuşup yarayı iz de edebilir.
O dudaklar titrer; bazen korkudan bazen heyecandan...
O dudaklar kimi zaman susar, bazen de diline peleseng her kelimeyi sayar!
O dudaklar üşür soğuktan ya da yalnızlıktan...
Dudakların kanarlar; bazen uçuk olup kabusların yüzünden, bazen de sinirden kemirdiğinden...
O dudaklar öpücüklere boğduğu bir yüzü gün gelip tükürüklere de boğabilir!
O dudaklar bir tebessümün ardına nefret saklarlar, bir kötü sözün ardına ise pişmanlık...
Boyayla ya da gülücükle süslenen o dudaklardan kork.
İyisi artık zaten yok da ama ondan kötüsü de asla yok!